
BUGÜN 12 EYLÜL
12 Eylül 2014 Cuma
Necdet Adalı?.. -Burdaaaa
Mustafa Pehlivanoğlu?..-Burdaaaa
Serdar Soyergin?..-Burdaaaa
Erdal Eren?..-Burdaaaa
Cevdet Karakaş?..-Burdaaaa
Veysel Güney?..-Burdaaaa
Ahmet Saner?..-Burdaaaa
Kadir Tandoğan?..-Burdaaaa
Mustafa Özenç?..-Burdaaaa
Seyit Konuk?..-Burdaaaa
İbrahim Ethem Coşkun?..-Burdaaaa
Necati Vardar?..-Burdaaaa
Fikri Arıkan?..-Burdaaaa
Cengiz Baktemur?..-Burdaaaa
Ali Bülent Orkan?..-Burdaaaa
Ali Aktaş?..-Burdaaaa
Ramazan Yukarıgöz?..-Burdaaaa
Ömer Yazgan?..-Burdaaaa
Erdoğan Yazgan?..-Burdaaaa
Mehmet Kambur?..-Burdaaaa
Ahmet Kerse?..-Burdaaaa
Halil Esendağ?..-Burdaaaa
Selçuk Duracık?..-Burdaaaa
İlyas Has?..-Burdaaaa
Hıdır Aslan?..-Burdaaaa
Kenan Evren?..-Çankaya’da, devlet protokolünde, köşkte, sarayda, Marmaris’te, rahatta, mal mülk içinde, elinde fırça, iki yanında koruma, zevkte, sefada…
Ki 12 Eylül çocuklarının çoğu 18’inde, 19’unda, 20’sinde, küçükse yaşları büyütülerek gecekondu mahkemelerinde…
Asla ve asla kıyamadığımız, öpmeye, sarıp sarmalaya doyamadığımız yaştaydılar…
Annelerin üstü açılmış mıdır diye kalkıp örttüğü bir vakitte, kuşluk vaktinde asıldılar…
Kimi solcu, kimi ulusalcı, bazıları sağcıydılar…
Peki?
27 Mayıs’ı dillerine pelesenk yapan, darbeci zihniyetin ve darbecilerin kökünü kurutacağım diye ne kadar asker varsa parelelcilerle birlikte kodese tıkan, ileri demokratik, reformist yöneticilerimizin defterinde 12 Eylül nerede?
Ölen öldüğüyle kalıyor, bu memlekette…
Gerisi timsah gözyaşı…
Yemişim demokratlığımızı!..